Loading...
en

Onur's news

Japonların yapacağı Nükleer santralin maliyeti kafaları karıştırdı. Japonlar Sinop’taki santralin maliyetinin 16 milyar.

 

Türkiye ise 22 milyar olduğunu söylüyor. Aradaki6 milyar dolarlık farkın kimin cebine gideceği ise merak ediliyor…

Japon gazetesi Sinop nükleer santralinin 16.3 milyar dolara mal olacağını duyurdu. Daha önce 22 milyar dolara yapılacağı tahmin edilen proje için ortaya çıkan 6 milyar dolarlık fark kafaları karıştırdı.

Japonya’da yayımlanan Nikkei gazetesi, Sinop’ta inşa edilecek nükleer santralin maliyetinin 16.3 milyar dolar olacağının tahmin edildiğini ve inşaatta Japon ve Fransız şirketlerin yanı sıra iki veya üç tane Türk şirketinin yer alacağını belirtti.

Türkiye’nin ikinci nükleer santrali olacak Sinop Santrali’nin maliyeti daha önce 22 milyar dolar olarak öngörülmüştü. Santrali yapacak konsorsiyum Japonya, Fransa ve Türkiye’den oluşuyor. Türkiye’den kamu adına Elektrik Üretim AŞ hissedar olacak.

ORTAKLAR KİM OLACAK?

Santralin 2 trilyon yen, yani yaklaşık 16.3 milyar dolarlık maliyetinin yüzde 2025’inin inşaattan oluştuğu tahmin edildi. Kısa süre içinde kurulması beklenen proje yönetim şirketinde Mitsubishi Heavy Industries hissedar olacak. İnşaatta ise Japonya’da Taisei ve Obayashi şirketleri rol alacak. Fransız inşaat şirketi Bouygues ve iki veya üç Türk şirket Japon şirketlerle rtaklık kuracak.

AKKUYU’YA 20 MİLYAR DOLAR

Türkiye’nin ilk nükleer santrali ise 20 milyar dolarlık yatırımla Rusya tarafından Mersin Akkuyu’ya yapılacak.
 

kaynak: sözcü gaztesi

Yıldızların altında çadır kurup uyumak sizi korkutuyor ise eğer, taşınabilir ev çevre uyumlu kapsül ev tam size göre olabilir. Eşsiz konut deneyimi sloganı ile tanıtılan KaptülEV, çok yakında ön siparişe sunulacak.

 

2016 yılında satışa sunulacak olan seyyar evin bu yıl sonunda ön siparişe sunulması bekleniyor.

Ekolojik kapsül ev su ihtiyacını yağmur sularından, elektrik enerjisini ise rüzgar ve güneşten alıyor.

8 metrekare toplam kullanılabilir alana sahip mikro ev kolayca römork ile taşınabilir ve bu küçücük ev, ek yatak odası, ofis, hatta elektrikli araç için bir şarj noktası olarak hizmet verebilir. İçinde tuvalet, duş, mutfak, çalışma ve yemek alanı ve katlanabilir yatak mevcut.

işte ev içinden bir görüntü... 


Geçtiğimniz Pazartesi günü öğlen saatlerinde düzenlenen saldırının ardından web sitesine erişim sağlayanlar “Hacklendiniz ve komutanlarınız insanları ölüme göndermek için eğittiklerini kabul etmeli” şeklinde bir cümle ile karşılaştı.

Geçtiğimniz Pazartesi günü öğlen saatlerinde düzenlenen saldırının ardından web sitesine erişim sağlayanlar “Hacklendiniz ve komutanlarınız insanları ölüme göndermek için eğittiklerini kabul etmeli” şeklinde bir cümle ile karşılaştı. 

Gerçkeştirilen saldırılar sonucunda hiçbiğr şekilde bilginin çalınmadığını ifade edilirken saldırıyı Twitter üzerinden üstlenen Suriye Elektronik Ordusu (SEA) bir de Amerikan Ordusu'nun web sitesine dair ekran görüntüsü paylaştı.

Suriye Elektronik Ordusu isimli bu siber saldırı ekibinin yaratmış olduğu ilk karmaşa değil. Geçtiğimiz yılalra nazaran uluslararası boyutlarda boy gösteren kurum ve kuruluşların ya da Amerika'ya bağlı olan bakanlıklar aynı zamnada odalarinin sitelerini hacklemiş ve neler yapabildikleri hakkında göz dağı vermek istemişlerdi.

Gerçekleştirilen saldırılan 21. Yüzyıl'ın bir getirisi olarak Amerika Başkanı olan Barrack Obama, Son dönem içerisinde siber suçlar, Siber saldırı kalkanı gibi elektronik aynı zamanda dijital kapsamlı konularda daha da fazla ilginlenmeye başladı. 

Uykuya Geçen Modül Tekrardan Uyandı
Analiz edeceği bulgular ile güneş sisteminin oluşmyl olduğu yıllar içerisinde neler yaşandığı konusunda oldukça önemli sonuçlara ulaşmamızı sağlayacak olan Philae modülü sayesinde uykuya geçmiş olduğu kuyruklu yılduz üzerinde tekrardan aktif hale getirildi.


Uykuya Geçen Modül Tekrardan Uyandı
Geçtiğimiz yıl Kasım ayında 67P kuyruklu yıldızına başarılı bir şekilde iniş yapan uzay modülü olan Philae'nin, Pili bittiği için Dünya ile arasında bağlantısı kesilmişti. Rosetta gemisinde yer alan Philae modülü tarafından oldukça zor koşullar içerisinde kuyruklu yıldıza erişim yapmayı başarmıştı. Ortaya çıkarılan bu iniş sürecinde gerçekleştirilen 60 saat boyunca çalışılmış beraberinde ise bu süreç de kuyruklu yıldızlardan bazı fotoğrafları da dünyaya göndermeyi başarmıştı. Fakat güneş enerjisi ile birlikte çalışan modül, Kuyruklu yıldızlarda yer alan bir tepenin arkasında kaldığı için, Çok fazla enerjiye sahip olamamıştı böylece uyku moduna geçmişti. 

 

Dünya'ya yaklaşık olarak 510 milyon kilometre uzakta olan kuyruklu yıldıza başarılı bir şekilde iniş yapan Philae, 60 saatlik çalışma süreci içerisinde yıldızın yüzeyinde karbon bileşiğine benzeyen karmaşık bir madde bulmayı başarmıştı. Bilim adamlarına göre bu bir organik madde, Dünya hayatını başlatan temel kimyasalların Dünya'ya kuyruklu yıldızlardan gelme ihtimalinin bulunması demek. 

Ortaya çıkan kuyruklu yıldızın güneş ışınlarını verimli bir şekilde alan bir bölgeye girmesi sonucunda tekrardan aktif hale gelen Philae, Analizlerine tekrardan yapmaya başladı. Bu yılın sonuna kadar devam edecek proje sayesinde güneş sisteminde merak edilen pek çek sorunun cevabı hakkında önemli bilgiler elde edilecek. 

Türk yapımı olan Dornier D 328 tipi uçağın 2019'da uçurulmasının hedefleniyor. İlk olarakyerli uçak projesi ile birden fazla şirkete imkan aynı zamanda istihdam sağlayacak.

Savunma Sanayinin yaklaşık olarak beş yıllık kalkınma hedefinde beraberinde ise Türkiye'nin ilk yerli yapım Dornier D 328 yolcu uçağı var. Türkiye'nin kendi yolcu uçağına sahip olma projesine yakından baktığımızda, Yerli sanayinin maksimim ölçüde yapmış olduğu katkılar sayesinde başarılı olacağını hedefliyor. Türkiye'nin bölgesel yolcu uçağı yapmasının bir devlet sürecinde politika olarak ortaya çıktığı devamında ise yol haritasında sıfırdan bir şekilde uçak tasarlayıp, Uçurmanın hedeflendiği bir süredir konuşulan durumdu. 

Fakat tasarım aşamasının uzaması aynı zamanda projenin var olan bir sertifikalı modelinin kopyalanması, Türkiye de üretilmesi yoluna benzerlik giderilmesine yol açtı. Model olarak da Dornier D 328 tipi yolcu uçağı karar kılındı. 

 

Konuyla ilgili olarak Savunma Sanayii Müsteşarı olan İsmail DEMİRTürkiye'nin kendi yolcu uçağına sahip olmasıyla birlikte yerli sanayinin maksimum da yüksek ölçüde bulunacağını dile getirerek, "Burada havacılık ve savunmada öne çıkan şirketlerimiz başta olmak üzere irili ufaklı bir dizi şirketimize imkan çıkacak" dedi.

Ankara'nın Kazan ilçesinin, Uzay ve Havacılık ihtisas organize sanayi bölgesine ev sahipliği yapacağını aynı zamanda bölge içerisinde çok geniş bir ekosistem oluşağını anlatan Demir, Devletin proje sürecini çok daha hızlanması için beraberinde işin içinde olduğunu da söyledi.

İsmail DEMİR, Dornier D 328 tipi uçağın haklarının satın alarak Türkiye'de imal edilmesini içerein bir proje paketünde, Almanya'da bu uçakların bütün bakım, Destek ve dizayn değişikliklerinin gerçekleştirilen şirketinde bulunduğunu açıkladı. 

Tüketime sunulan siyah ve yeşil çay, orijini çay olmayan, bitki ve hayvan kaynaklı, taş, plastik ve yapay hiçbir yabancı madde içermeyecek. Çaylara hiçbir katkı maddesi katılamayacak


Çayda katkı maddesi olmayacak
Tüketime sunulan siyah ve yeşil çay, orijini çay olmayan, bitki ve hayvan kaynaklı, taş, plastik ve yapay hiçbir yabancı madde içeremeyecek. Çaylara katkı maddesi katılamayacak.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının "Türk Gıda Kodeksi Çay Tebliği" Resmi gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

 

Buna göre, siyah çay, yeşil çay, aromalandırılmış siyah ve yeşil çay ile kafeinsiz siyah veyeşil çayın tekniğine uygun ve hijyenik şekilde üretim, hazırlama, işleme, etiketleme, muhafaza, depolama, taşıma ve piyasaya arzıyla ilgili şartları ve ürün özelliklerini belirlendi. Söz konusu ürünler, orijini çay olmayan, bitki ve hayvan kaynaklı, taş, plastik ve yapay hiçbir yabancı madde içermeyecek. Tebliğ kapsamında yer alan ürünlere hiçbir katkı maddesi katılamayacak. Doğrudan tüketime sunulan ürünler, piyasaya hazır ambalajlı olarak arz edilecek.

 

Tebliğ kapsamındaki ürünlerin diğer kurutulmuş bitki ve/veya meyve parçalarıyla karışım olarak üretilmesi halinde ürün "siyah çay" ya da "yeşil çay" olarak isimlendirilemeyecek. Bu karışım ürünlerin etiketinde ürün adı aynı renk ve yazı karakterinde olmak şartıyla"…… ve siyah/yeşil çay karışımı" ve/veya "siyah/yeşil çay ve …… karışımı" şeklinde isimlendirilecek. Öte yandan, tebliğle "Türk Gıda Kodeksi Siyah Çay Tebliği" yürürlükten kaldırıldı. İşletmecilerin, yeşil çaya ilişkin hükümlere 31 Aralık 2016'ya kadar uymaları gerekecek

Bir insan hakları örgütünün liderliğini yürüten Rachel Dolezal, başkanlık görevini bıraktığını açıkladı.

Siyahların haklarını koruyan bir isim olarak tanınan Dolezal'ın "beyaz olarak doğduğu" haberleri geçen hafta Amerikan basınında yer almış, aslında kimliğini ve ten rengini gizlediği belirtilmişti.

 
NTV'nin haberine göre Doleazal'ın annesi de bir gazeteye kızlarının aslında beyaz olduğunu açıklamıştı. Yoğun tepki alan haberler sonrası kamuoyunda tartışmalar başlamış,"Irk değiştirmek mümkün mü? Neden böyle bir şey yaptı?'' soruları gündeme gelmişti.

Tartışmalar üzerine görevini bırakan Dolezal, istifa mektubunda ırkçılıkla mücadeleye devam edeceğini söyledi. Kadın aktivist, yıllarca kendini siyahi olarak tanıtmış, ağırlığı beyaz olan toplumda ırkçılığa uğradığını ifade etmişti

Olayın başkahramanı insan kafasını başka bir  vücuda taşıyabileceğini dile getiren Sergio Canavera adındaki yetenekli bir cerrah.

 

Dünyanın İlk Kafa Nakli Ne Kadar Sürecek?

Olayın başkahramanı insan kafasını başka bir vücuda taşıyabileceğini dile getiren Sergio Canavera adındaki yetenekli bir cerrah. Ortaya atmış olduğu iddiasını kanıtlamak isteyen cerraha sonuna kadar güvenen beraberinde diğer kahramanımız ise yetenekli Rus Bilgisayar Mühendisi olan Valeri Spiridonov. Yapılan araştırmalar sonucunda vücudundaki kasların tamamının neredeyse çalışmayan Spiridonov, Yapılacak olan operasyon içerisinde oldukça ümitli ve başarılı cerraha sonuna kadar güveniyor.

 

Kısa süre içerisinde ameliyat olacak doktoruyla tanışmak için New York’a gidecek olan Spiridonov, Yakınlarının ve Rusya’nın saygın doktorlarının yapmış olduğu uyarılara dikkate almayarak dünya genelinde olacak bir ilke imza atmak istiyor.

Gerçekleştirilecek olan operasyona ABD hükümeti karşı çıkıyor fakat eğer ikili tıp dünyasını ikna ederse yaklaşık olarak toplam 150 Doktor kafa nakli için 36 saat göreve tabii tutulacak. 

Türkiye'nin 9. Cumhurbaşkanı, Türk siyasetinin fötr şapkalı "baba"sı Süleyman Demirel, 91 yaşında hayatını kaybetti. Demirel'in ölüm haberi kardeşi Şevket Demirel'e verilmedi.

Türkiye Cumhuriyeti'nin 9. Cumhurbaşkanı, 40 yılı aşkın siyasi hayatında kendi deyimiyle "altı kez gittiği başbakanlığa yedi kez gelen" parti lideri, Devlet Su İşleri'nin "barajlar kralı" lakaplı inşaat mühendisi genel müdürü, Türk siyasetinin fötr şapkalı "baba"sı Süleyman Demirel, 91 yaşında hayatını kaybetti. Demirel'in akşam yemek yediği, etrafındakilerle sohbet ettiği, son ana kadar bilincinin açık olduğu öğrenildi.

ÖLÜM HABERİ KARDEŞİNE VERİLMEDİ

Demirel'in kardeşi Şevket Demirel, rahatsızlığı nedeniyle Isparta'daki evinde, hekimlerin gözetiminde tedavi görüyor. Şevket Demirel'e hastalığı nedeniyle ağabeyinin ölüm haberi henüz (Saat 11.02 itibarıyla) verilemedi.

ÖLÜM NEDENİ

Süleyman Demirel, saat 02.05'te solunum yolu enfeksiyonu ve kalp yetmezliği nedeniyle, tedavi olduğu Özel Ankara Güven Hastanesi'nde yaşamını yitirdi.

DEMİREL'İN DOKTORU: CENAZE TÖRENİNİN CUMA GÜNÜ OLMASI BEKLENİYOR

9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in doktoru Aylin Cesur, Demirel'in cenaze töreninin netleşmediğini, ancak Cuma günü olabileceğini söyledi. Cesur, "Öğleden sonra netleşince size haber vereceğiz ama Cuma gibi." dedi.

Cenaze töreni ile ilgili basın açıklaması yapan doktor Aylin Cesur, "Devlet protokolü uygulanacağı için aile ve devlet yetkilileri arasında henüz temaslar devam ediyor. Öğleden sonra netleşince size haber vereceğiz ama Cuma gibi. Konuşmada öyle bir teklif geldi. Bir takım detaylar var, onlar halledildikten sonra size bilgi vereceğiz." ifadesini kullandı.

Demirel, Isparta'nın Atabey ilçesine bağlı İslamköy'de "Paşa Dayı" Yahya Bey ile Ümmühan Hanım'ın ikinci çocuğu olarak 1 Kasım 1924 yılında doğdu. İlköğrenimini 1930-35 yıllarında doğduğu köyde, ortaokul ve liseyi Isparta ve Afyon'da bitirdi. AfyonLisesi'nden 1941 yılında mezun olan Demirel, daha sonraki yıllarda İstanbul Teknik Üniversitesi adını alacak olan Mühendis Mektebi sınavlarını kazandı.

"BARAJLAR KRALI" LAKABINI DSİ'DE ALDI

İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi'nden 1949'da mezun olan Demirel, aynı yıl Elektrik İşleri Etüd İdaresinde göreve başladı. Sulama ve elektrik konularında araştırma yapmak üzere ABD'ye gönderilen Demirel, yurda dönmesinin ardından, kendisine "barajlar kralı" unvanını getirecek Devlet Su İşleri'ne atandı. Barajlar Dairesi başkanlığından sonra 1955'te Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'ne getirilen Demirel, genel müdür olarak, çok sayıda baraj ve sulama projesini hayata geçirdi. Eisenhower Vakfı'nın bursiyerini alarak bir kez daha ABD'ye giden Demirel, askerlik görevi için 1960'ta genel müdürlükten ayrıldı.

27 Mayıs'tan sonra bir süre serbest mühendislik ve müteahhitlik yapan Demirel, ODTÜ'de öğretim görevlisi olarak çalıştı. Boğaz Köprüsü'nün ilk projesini hazırlayan ABD'nin uluslararası mühendislik ve müteahhitlik firması Morrison Knudsen Inc.'in Türkiyetemsilciliğini üstlenen Demirel, bu görevinden dolayı bir dönem "Morrison Süleyman" olarak da anıldı.

"BARAJLAR KRALI" SİYASETE GİRİYOR

Siyasete 1962 yılında Adalet Partisi (AP) İdare Kurulu üyesi olarak başlayan Demirel, iki yıl içinde, 28 Kasım 1964'te genel başkanlığa seçildi. Kurulmasını sağladığı ve Şubat-Ekim 1965 aylarında görev yapan koalisyon hükumetinde Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı olarak görev alan Demirel, 10 Ekim 1965'te gerçekleştirilen seçimlerde ilk kezmilletvekili oldu.
SEÇİMLERDEN 1. ÇIKAN PARTİ LİDERİ

Seçimlerden birinci çıkan partinin lideri, Isparta milletvekili Süleyman Demirel, Türkiye Cumhuriyeti'nin 12. Başbakanı olarak hükümeti oluşturdu. Demirel, 1969, 1970, 1975, 1977 ve 1979 yıllarında beş kez daha hükümet kurdu. 12 Mart muhtırasından sonra "şapkasını alıp giden" Demirel, Adalet Partisi 1973 seçimlerinden ikinci parti olarak çıkınca ana muhalefet lideri olarak siyasi hayatına devam etti.

12 EYLÜL'LE SİYASET SAHNESİNDEN ÇEKİLMEK ZORUNDA KALDI

Milli Selamet Partisi lideri Necmettin Erbakan ve Milliyetçi Hareket Partisi lideri Alparslan Türkeş ile 1975'te birinci Milliyetçi Cephe hükümetini kuran Demirel, 1977 yılında Erbakanve Türkeş ile ikinci Milliyetçi Cephe hükümetini oluşturdu. 1979 seçimlerinden sonra MSP ve MHP'nin desteklediği azınlık hükümetinin başında olan Demirel, 12 Eylül darbesiylesiyaset sahnesinden çekilmek zorunda kaldı.

ZİNCİRBOZAN GÜNLERİ

Partisi faaliyetten men edilen Demirel, 13 Eylül-11 Ekim tarihlerinde Hamzakoy'da zorunlu ikamete gitti. 1982 Anayasası ile siyaset yapması 10 yıl yasaklanan Demirel, kapatılanAdalet Partisi'nin eski yöneticileriyle bağlarını koparmadı. Siyasi partilerin kurulmasına verilen iznin ardından Demirel ile yakınlığı bilinen siyasetçiler ve bazı eski AP yöneticilerince kurulan Büyük Türkiye Partisi, Milli Güvenlik Kurulu kararıyla "AP'nin devamı olduğu" gerekçesiyle kapatıldı. Demirel, siyaset yasağını çiğnediği gerekçesiyleÇanakkale Zincirbozan'da yine zorunlu ikamete alındı. "Zincirbozan" günleri, 2007'de, Demirel'in de galasına katıldığı filme konu oldu.


YEDİ KEZ HÜKÜMET KURDU

Demirel'in siyasi yasağı 1987 yılında yapılan referandumla kaldırıldı. Doğru Yol Partisi'nin genel başkanlığını 24 Eylül 1987'de Hüsamettin Cindoruk'tan devralan Demirel, 29 Kasım 1987'deki genel seçimlerde yeniden Isparta milletvekili oldu. DYP, 1991'de yapılan genel seçimlerden birinci parti olarak çıkınca, kendi başkanlığında DYP-SHP koalisyonu kuruldu. Yedinci kez hükümet kuran Demirel, 49. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin başbakanı olarak 20 Kasım 1991'den 16 Mayıs1993'e kadar görev yaptı.

Süleyman Demirel, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın Nisan 1993'teki ölümünün ardından 16 Mayıs 1993'te, TBMM tarafından Türkiye'nin 9. Cumhurbaşkanı seçildi.

CUMHURBAŞKANLIĞI

Türkiye'nin 9. Cumhurbaşkanı Demirel, 7 yıllık görev süresinde Çankaya Köşkü'nde sayısız kabul gerçekleştirdi, 125 ülkeye gitti, yabancı devlet başkanlarını Türkiye'de ağırladı, çok sayıda ili ziyaret etti.

Görevi 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e devretmeden düzenlediği basın toplantısında Demirel, yaşamını "50 yılı aşkın kamu hizmetim, 35 yıllık siyaset hayatım, 7 yıllık Cumhurbaşkanlığım boyunca büyük Türkiye hedefi, demokrasinin ve anayasal kurumların güçlenmesi, demokratik kuralların işlemesi için mücadele ettim" sözleriyle özetledi.

Demirel, kendi ifadeleriyle "Atatürk'ün mekanında yedi yıldır tuttuğu demokratik cumhuriyet nöbeti" sırasında Çankaya'nın halkın evi olduğunu, kapıların toplumun tüm kesimlerine açık tutulduğunu belirtti. Anayasa'nın verdiği bütün görevleri yerine getirdiğini ve yetkileri kullandığını, bunu yaparken kesin bir tarafsızlık içinde hareket ettiğini anlatan Demirel, Anayasa'dan, demokratik ve laik cumhuriyetten yana taraf olduğunu vurguladı.

28 ŞUBAT SÜRECİ

Türk siyasi tarihine "post modern" darbe olarak geçen 28 Şubat sürecindecumhurbaşkanı olan Demirel, başkanlık ettiği Milli Güvenlik Kurulu toplantısıyla da siyasi hafızada yer etti. Demirel, 28 Şubat sürecine ilişkin, "Hükümet alaşağı mı edilmiş? Siyasi partiler mi kapatılmış? Hükümet bir süre sonra istifa etmiş. Anayasaya göre yenisi kurulmuş. Buna darbe denilmez" şeklinde değerlendirmede bulunmuştu.

28 Şubat Davası kapsamında beyanının alınması için Ağustos 2014'te davetiye çıkarılan Demirel, Ekim 2014'te avukatı aracılığıyla tanıklık yapmayacağını mahkemeye bildirmişti.

Demirel'in, bir televizyon programında da başörtüsüyle ilgili bir soru üzerine çeşitli değerlendirmelerde bulunmuştu. Demirel, kamuoyunda büyük tepki çeken açıklamasında, şu ifadeleri kullanmıştı:

"Üniversiteye başı kapalı giremezsiniz. Anayasa Mahkemesi koymuş, Danıştay koymuş,Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi koymuş. Başı bağlı olarak okutulan yerlere git.Arabistan'da filan vardır, oralara git."

 

BİRLİKTE 65 YIL GEÇİRDİLER

Süleyman Demirel kadar, her daim yanında yer alan eşi Nazmiye Demirel de Türk siyasi hayatının önemli simaları arasında yer aldı.
Demirel çifti, 12 Mart 1948 evlendi ve Nazmiye Demirel'in 27 Mayıs 2013'teki vefatına kadar hiç ayrılmadı. Nazmiye Demirel'in geçirdiği ateşli hastalığın yanlış tedavisi sonucu çocuk sahibi olamayan Demirel çifti, hayatı paylaşarak 65 yıl geçirdi.

ŞAPKASI VE ÜSLUBU TÜRK SİYASİ TARİHİNE KAZINDI

Türk siyasetinde "Binaenaleyh" denildiğinde akla gelen tek isim Süleyman Demirel oldu. Kimseye kaptırmadığı şapkası ve fotoğraf karelerine de yansıyan "kaptırmama mücadelesi" ile Demirel, Türk siyasi tarihine unutulmaz bir simgeyle kazındı. Demirel şapkanın demokraside bir simge haline geldiğini söyleyerek, "Şapka benim değil milletin şimdi" değerlendirmesini de yaptı.

Süleyman Demirel, "Bir takım yürüyüşler oluyor diye asabınız bozulmasın, yürümekle sokaklar eskimez", "Memlekette benzin vardı da biz mi içtik", "Bana sağcılar adam öldürüyor dedirtemezsiniz", "GAP'ı gaptırmam", "Elektriğin komünisti olur mu", "Ege bir Yunan gölü değildir, Ege bir Türk gölü de değildir, binanaleyh Ege bir göl değildir", "Dün dündür, bugün bugündür" sözleriyle de hafızalarda yer etti.

9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in, 1949 yılında başladığı memurluk görevinden, cumhurbaşkanlığının sona erdiği döneme kadar geçen sürede okuduğu kitaplar, fotoğrafları ve kullandığı eşyalar, İslamköy'de geçen yıl açılan Süleyman DemirelDemokrasi ve Kalkınma Müzesi'nde sergileniyor.

kaynak: haberler com

SpaceX şirketi, geleceğin süper hızlı ulaşım sistemi olarak tanımlanan "Hyperloop" projesini hayata geçirmek için hazırlıklara başladıklarını açıkladı.

 

Merkezi California'da bulunan şirketten yapılan açıklamada hızlı ulaşım kapsüllerinin tasarımı için bir yarışma başlatıldığı belirtildi.

 

Açıklamada "SpaceX, en iyi Hyperloop kapsülünün tasarlanması ve inşa edilmesi için üniversite öğrencileri ve bağımsız mühendis takımlarının katılabileceği açık bir yarışma başlattık.

 

Yarışmaya katılan ekipler, gerçek boyutlu tasarımlarını Haziran 2016'da düzenlenecek bir etkinlikle tanıtacak" ifadesini kullanıldı.

 

29945757.jpg
SpaceX, yarışmaya katılan ekiplerin tasarımlarını sergilemeleri için bir de deneme pisti inşa edileceğini bildirdi. 1,6 kilometre uzunluğundaki pist, şirketin California'nın Hawthorne kentindeki merkezi yakınlarında yapılacak ve inşaatı ise bir yıl içinde tamamlanacak.

SpaceX ve elektrikli araba üreten Tesla Motor şirketlerinin kurucusu Elon Musk, sıkıştırılmış hava kullanarak saatte 1220 kilometre hıza ulaşmayı amaçlayan Hyperloop projesini ilk kez 2013'te kamuoyuyla paylaşmıştı.

Musk'ın hava, deniz, kara ve demiryollarının ardından "beşinci ulaşım biçimi" olarak nitelendirdiği proje, yolcuları taşıyan kapsüllerin bir yerden diğerine fırlatılması için hava basınçlı tüplerden oluşan bir ulaşım sistemi kurulmasını öngörüyor.

29945802.jpg

Proje, elektromanyetik mıknatıslar ve sürtünmeyi en aza indiren kompresör fanları kullanarak mümkün olan en az enerjiyle yüksek hızlı ulaşım sağlamayı amaçlıyor.

Musk, projeyi tanıtırken Hyperloop kapsüllerinin San Francisco ile Los Angeles arasındaki yaklaşık 600 kilometrelik mesafeyi sadece 35 dakikada alacağını belirtmişti. California eyaletindeki iki kent arasındaki yolculuk arabayla yaklaşık 6 saat sürüyor.



 

Quick Search

Main
to
Education
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  

Social